Erektil Disfonksiyon Nedir?
Normal koşullarda erkekler, herhangi bir cinsel uyarılma ile kısa sürede ilişkiye hazır hale gelebilir. Söz konusu cinsel uyarılma ile atardamarlardan gelen kan, penisin iç tarafında yer alan toplardamarlarda toplanır; bu sayede sertleşme sağlanır. Erektil disfonksiyon (Sertleşme Bozukluğu) adı verilen rahatsızlık ise bu sertleşmenin gerçekleşmemesi olarak tanımlanır.
Erektil Disfonksiyon Nedenleri Nelerdir?
Erektil disfonksiyon bazen geçici durumlardan kaynaklı ortaya çıkabilirken, bazen de genetik nedenlerden kaynaklanabilir. Bundan dolayı, tedavide kullanılacak yöntemin belirlenmesi için hastalığın nedeni ve bu doğrultuda koyulacak tanı son derece önemlidir. Erektil disfonksiyonun tıbbi bir sorun olarak değerlendirilmesi için gereken şartlardan biri, hastalığın 6 ay veya daha uzun bir süredir devam ediyor olmasıdır.
Çeşitli etkenlere bağlı olarak ortaya çıkan erektil disfonksiyon rahatsızlığına neden olabilecek faktörler şu şekilde sıralanabilir:
Sigara, uyuşturucu ve alkol kullanımına bağlı olarak ortaya çıkan dolaşım problemleri,
Toplardamarların fonksiyonlarında aksama meydana gelmesi ve bundan dolayı peniste yeterince kan toplanamaması,
Atardamarlarda oluşan darlaşmaya bağlı olarak penise daha az kan gitmesi,
Testosteron hormonunun verimsizliği,
Kalp damar hastalıkları ve yüksek tansiyon (hipertansiyon) dolayısıyla kişide görülebilen dengesiz durumlar,
Kullanılan bazı ilaçlardan doğan yan etkiler,
İlerleyen yaş,
Psikolojik açıdan kaygı, stres ve depresyon gibi sıkıntılar.
Bu nedenlerin her biri, erkeklerde erektil disfonksiyona yani sertleşme bozukluğuna yol açabilmektedir.
Genellikle ilerleyen yaş ile birlikte kendini gösteren erekte olamama problemi, bilhassa 40 yaş ve üzerindeki bireyler için yaygın olan bir rahatsızlıktır. Bunun yanı sıra, kronik hastalıklardan kaynaklı bazı sebepler de bu probleme yol açabilmektedir. Son olarak, iş hayatı ve özel hayatında stres ve büyük baskı altında çalışmalarını sürdüren bireylerde de erektil disfonksiyona rastlamak mümkündür.
İyi bir cinsel birliktelik için penisin yeterli seviyede sert olması gerekmektedir, erektil disfonksiyon adı verilen sertleşme bozukluğunda ise penis gerekli sertliği sağlayamaz. Sertleşememe şikâyetiyle bir sağlık kuruluşuna başvuran bireylerin hastalıklarını teşhis etmek için bazı yöntemler uygulanmaktadır.
Sertleşme bozukluğu şikâyetiyle gelen hastanın öncelikle tıbbi öyküsü değerlendirmeye alınır. Bu aşamada sinirsel sıkıntılar, kronik rahatsızlıklar, psikolojik etmenler vb. bütün sıkıntılar tespit edilebilir.
Hastalığın teşhisini içeren süreçte hastanın cinsel hayatı da önem taşımaktadır. Hastanın ve partnerinin cinsel öyküsüne dair çoğu detayın bu aşamada öğrenilmesi gerekir.
Erektil disfonksiyon rahatsızlığının tanısında fiziksel muayene, öne çıkan bir başka yöntemdir. Fiziksel muayene esnasında genital bölge incelenir ve böylece detaylı bir nörolojik muayene yapılması mümkün hale gelir. Fiziksel muayene, hastalığın tanısında önemli adımlardan bir tanesidir.
Sertleşme bozukluğu problemi söz konusu olduğunda, uygulanan tanı yöntemlerden biri de bazı testler ve anketlerdir. İçeriğinde hem başvuran hasta hem de partneri için çeşitli sorular barındıran bu anketler sayesinde sonuç alınabilmektedir. Bunların yanı sıra laboratuvar testlerine başvurulmakta ve bu testler ile hastaya kan ve idrar tahlili de yapılmaktadır. Bu aşamada karaciğerin işlevi, tam kan sayımı ve testosteron düzeyi gibi gerekli bilgiler de göz önünde bulundurulmaktadır.
Psikolojik değerlendirme süreci ile hasta psikolojik açıdan incelenir ve erektil disfonksiyona yol açabilecek etmenler tespit edilir. Bu tanı yöntemi yapılırken psikolojik bütün faktörler göz önünde bulundurulmaktadır.
Erektil Disfonksiyon Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Her geçen gün daha da yaygınlaşan ve daha fazla erkeği olumsuz etkileyen erektil disfonksiyon, çeşitli tedavi yöntemleri ile üstesinden gelebileceğiniz bir rahatsızlıktır. Lakin tedavinin olumlu yanıt verebilmesi için hastanın gayreti de oldukça önemlidir. Her şeyden önce bu rahatsızlıktan muzdarip bireylerin, hasta olduklarının farkında olmaları gerekir. Ne yazık ki yetiştirilme tarzından ötürü, bu tür konular için bir sağlık kuruluşuna başvurmakta sıkıntı yaşanabilmektedir. Fakat sorunun farkında olunmadığı sürece, sorunun çözülmeyeceğinin de bilincinde olmak gerekir.
Erektil disfonksiyon her erkekte görülebilecek bir sıkıntıdır. Bu rahatsızlık söz konusu olduğunda uygulanabilecek tedavi yöntemleri ise şunlardır:
Erekte olamama sebeplerinin başında düzensiz bir hayat gelmektedir. Doktorlar, genellikle hastaların sigara ve alkol kullanımını bırakmasını tavsiye eder. Aynı zamanda dengeli beslenmek de oldukça önemlidir, bu nedenle bu tavsiyeler arasında dengeli beslenme önerisi de bulunur. Uykunun yeterince alınması, stresten uzak durmak, beslenmeye dikkat etmek, sigara ve alkolü bırakmak gibi yaşam tarzı değişiklikleriyle etkili sonuçlar almak mümkündür.
Bu tedavi yönteminde ağız yoluyla alınan ilaç, penis damarlarında genişlemeye neden olur. Böylece, penisteki kan akışı hızlanmış olur. Bu tedavi yönteminde kullanılacak ilaçlar doktor bilgisi ve gözetimi dâhilinde olmalıdır.
Silindirik bir yapıya sahip vakumlu cihazlar, penis kısmını tam olarak kavrayacak biçimde dizayn edilir. Bu cihazlarda bulunan vakum özelliği, peniste yeterli düzeyde sertleşmeye yol açar.
Topikal tedavi yönteminde ilaç, dış idrar yolu kanalından penise iletilir. İç kısma ilerleyen ilaç bu bölgede erirken idrar yolu duvarı, eriyen ilacı tamamıyla emer. Bu sayede penis damarlarında gevşeme olmakla beraber kan akışı da çok daha rahat bir şekilde gerçekleşir.
Şok dalga tedavisi ile düşük yoğunlukta şok dalgaları penise iletilir. Kısa aralıklarla iletilen bu şok dalgaları penis dokusunda ufak hasarlara yol açar. Şok dalga tedavisinde asıl amaç, penis dokusunda oluşturulan hasarların onarılması adına yeni damar oluşumunu harekete geçirmektir. Oluşan yeni kan damarları ise penise gerekli seviyede kan akışı sağlar.
Penise iğne yapma işlemi olarak tanımlayabileceğimiz bu tedavi yöntemi ile penisin iç tarafında yer alan süngerimsi dokulara ilaç enjekte edilir.
Şayet bütün tedavi yöntemlerinden sonuç alınamazsa, penil protez implantasyonu söz konusu olmaktadır. Bu operasyonda penisin içine iki protezden biri yerleştirilir. Bu protezlerden biri yarı sert protez iken, diğer ise şişirilebilir protezdir. Bükülebilen iki çubuk biçimindeki yarı sert protez, penisteki erekte olunmayı sağlayan odacıklara yerleştirilir. Diğer protez çeşidi olarak öne çıkan şişirilebilir protez ise içinde sıvı bulunan ve penisin içine yerleştirilen bir cihazdır. Sıvı çekmeye yarayan bu cihaz, bazı durumlarda testis torbasına da yerleştirilmektedir. Şişirilebilir protez, en sık tercih edilen protez çeşidi olarak ön plana çıkmaktadır.